İhaleye katılmak isteyen veya katılan kişilerin ihale şartlarını ve özellikle fiyatı etkilemek için aralarında açık veya gizli anlaşma yapması sonucu ihaleye fesat karıştırma suçu tamamlanır. Sanıkların ihaleyi kazanamadıkları şeklindeki yasal olmayan gerekçe ile suçun teşebbüs aşamasında kaldığının kabul edilmesi isabetli görülmemiştir.
YARGITAY 5. CEZA DAİRESİ
Esas No : 2019/1173
Karar No : 2023/410Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesince temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrasınca temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi uyarınca temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereğince temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
Acıpayam Cumhuriyet Başsavcılığının, 01.06.2015 tarihli ve 2015/315 Esas, 2014/146 Soruşturma, 2015/315 numaralı İddianamesiyle sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 235 inci maddesinin birinci fıkrası, ikinci fıkrasının (d) bendi, üçüncü fıkrasının (b) bendi ile 35 inci maddesi uyarınca cezalandırılması, aynı Kanun’un 53 üncü maddesi gereğince hak yoksunluklarına karar verilmesi talebiyle kamu davası açılmıştır.
Acıpayam Asliye Ceza Mahkemesinin, 14.01.2016 tarihli ve 2015/382 Esas, 2016/29 sayılı Kararı ile sanık hakkında ihaleye fesat karıştırma suçundan 5237 sayılı Kanun’un 235 inci maddesinin ikinci fıkrasının (d) bendi delaletiyle aynı maddenin üçüncü fıkrasının (b) bendi, 35 inci ve 62 nci maddeleri uyarınca 7 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, 53 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği hak yoksunluklarına ve 51 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca hapis cezasının ertelenmesine karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafiinin temyiz isteği, telefon konuşmalarının bilgi paylaşımı ile sınırlı olduğuna, tek başına yeterli delil olmadığına, suçun işlendiğinin sabit olmadığına ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Sanık Gencay Ketzö’ın aşırı düşük verildiğinden bahisle teklifi reddedilen AAAAA firmasının yetkilisi, haklarında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararları verilen sanıklardan Mehmet Nemzö’ın BBBBB firmasının sahibi, Arda Arakzö’in ise aynı firmanın yetkilisi oldukları, ABCD Belediye Başkanlığınca 24.01.2013 tarihinde yapılan çöp toplama hizmet alımı ihalesinde ihaleden bir gün önce Arda’ın Gencay’yi arayarak ihale numarasını sorduğu, yazacakları teklif miktarlarına ilişkin konuştukları, sanıklar Gencay ve Mehmet arasında geçen görüşmelerde de ihaleye ilişkin bir kısım fiyatlar ve fiyatlara ilişkin fakslamalardan bahsedildiği, böylece sanıkların ihale öncesinde birbirleri ile irtibat halinde bulunarak yapılacak ihaleye verilecek teklifler hususunda anlaşmaya varmak suretiyle ihaleye fesat karıştırma suçunu işledikleri iletişimin tespiti tutanakları ve tüm dosya kapsamı itibarıyla sabit kabul edilerek mahkemece atılı suçtan sanığın cezalandırılmasına karar verilmiştir.
IV. GEREKÇE
Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, Mahkemenin yargılama sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, iletişimin tespiti tutanaklarına ve incelenen dava dosyası içeriğine göre, sanık müdafiinin diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
5237 sayılı Kanun’un 235 inci maddesinin ikinci fıkrasının (d) bendindeki ‘‘İhaleye katılmak isteyen veya katılan kişilerin ihale şartlarını ve özellikle fiyatı etkilemek için aralarında açık veya gizli anlaşma yapmaları’’ şeklindeki düzenlemeye nazaran ihale şartlarını ve özellikle fiyatı etkilemek için anlaşma yapılmasıyla suçun tamamlandığı göz önüne alındığında sanık hakkında tamamlanmış suçtan mahkumiyet kararı verilmesi gerekirken ihaleyi kazanamadıkları şeklindeki yasal olmayan gerekçe ile suçun teşebbüs aşamasında kaldığı kabul edilerek eksik ceza tayin edilmesi,
5271 sayılı Kanun’un 231 inci maddesinin sekizinci fıkrasına, 28.06.2014 tarihli ve 29044 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 72 nci maddesi ile eklenen “Denetim süresi içinde, kişi hakkında kasıtlı bir suç nedeniyle bir daha hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemez” şeklindeki hükmün ancak yürürlük tarihinden sonra işlenen suçlar bakımından uygulanabileceği gözetilmeden, temyize konu bu dosyadaki suç tarihinin anılan düzenlemenin yürürlük tarihinden önce olmasına göre, geçmiş hükümlülüğü bulunmayan sanık hakkında 5271 sayılı Kanun’un 231 inci maddesinde belirtilen diğer koşullar yönünden denetime imkan verecek şekilde değerlendirme yapılması gerekirken, daha önce hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verildiğinden bahisle 5271 sayılı Kanun’un 231 inci maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi,
Sanık hakkında temel ceza alt sınırdan tayin edildiği halde ertelemeye ilişkin denetim süresinin gerekçe gösterilmeden 2 yıl olarak belirlenmesi,
5237 sayılı Kanun’un 53 üncü maddesinin dördüncü fıkrası gereğince, hükmolunan kısa süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında aynı Kanun ve maddenin birinci fıkrasının uygulanamayacağının nazara alınmaması,
4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 17 nci maddesinin (a) bendinin yollamasıyla aynı Kanun’un 59 uncu maddesinin birinci fıkrası uyarınca sanık hakkında yasaklama kararı verilmemesi,
Hukuka aykırı bulunmuştur.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Acıpayam Asliye Ceza Mahkemesinin, 14.01.2016 tarihli ve 2015/382 Esas, 2016/29 sayılı Kararına yönelik sanık müdafiinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi ve 326 ncı maddesinin son fıkrası gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
24.01.2023 tarihinde karar verildi.